Ana içeriğe atla

Reported or Indirect Speech (Dolaylı Anlatım)

Bir kişinin söylediklerini aktarmanın iki yolu vardır. Doğrudan ya da Dolaylı Anlatım.  Konuşan bir kişinin sözlerini üçüncü bir kişiye iletirken kullanılan ifade biçimine İngilizce'de Reported Speech ya da Indirect Speech  (Dolaylı Anlatım) denir.


Ör: A: Adınız nedir?                   B: 'A' bana adımı sordu.
       B: Ali, Veli vs.                          C: hmm...

Görüldüğü gibi, Türkçede de doğrudan söylenen ifade, dolaylı söylenirken değişmektedir.
Bazı ifadeler yalnızca doğrudan anlatımda kullanılır ve bir başkasına aktarılırken değişir, çünkü bu aktarma başka bir zamanda, başka bir yerde ve başka bir kişiye yapılmaktadır.

Ör: A: Yarın buraya geleceksin.          B: 'A' bana ertesi gün oraya gideceğimi söyledi.
       B: .................                              C: ..........................

Aşağıdaki liste, İngilizce'de dolaylı anlatımda değişen sözcüklerden bazılarını göstermektedir:

Direct Speech (Doğrudan Anlatım)
Reported Speech (Dolaylı Anlatım)
Now
Then
Here
There
This
That
These
Those
Today
That day
Tonight
That night
This morning (afternoon, evening)
That morning (afternoon, evening)
Yesterday
The day before, the perevious day
Last night
The night before, the previous night
Last week (month, year)
The previous week (month, year)
Ago
Before
Tomorrow
The next day, the following day
Tomorrow morning (afternoon, evening, night)
The next morning (afternoon, evening, night)
The day after tomorrow
Two days later
The day before yesterday
Two days before

Listede verilen sözcüklerin dolaylı anlatımın aynı yerlerde ve zamanlarda yapılması halinde, değişmesi gerekmez. Ama çoğu zaman dolaylı anlatım değişik zamanlarda yapılır ve doğrudan söylenen sözler, dolaylı söylenirken geçmiş zaman kullanılır. Bu nedenle, dolaylı anlatımda aşağıdaki gibi bir tense  değişikliği yapılır.

Direct Speech (Doğrudan Anlatım)
Reported Speech (Dolaylı Anlatım)
The Simple Present
Simple Past
Present Continuous
Past Continuous
Present Perfect
Past Perfect
Present Perfect Continuous
Past Perfect Continuous
Simple Past
Past Perfect
Past Continuous
Past Perfect Continuous
Future (be going to)
Was/were going to
Will/shall
Would/should
Future Continuous (will be –ing)
Would be –ing
Past Perfect
Past Perfect
Past Perfect Continuous
Past Perfect Continuous
Future Perfect (will have)
Would have
Future Perfect Continuous (will have been    –ing)
Would have been –ing
Must
Had to
Ought to
Ought to
Should
should


SAY ve TELL
Dolaylı anlatımda en çok kullanılan iki fiil olan say ve tell, İngilizce öğrenenler tarafından çoğu kez yanlış kullanılmaktadır. Her ne kadar say "demek", tell "söylemek, anlatmak" anlamına gelirse de, çoğu kez Türkçeye aynı sözcüklerle çevrilebilir ve kullanımında hata yapılabilir.
SAY fiili ardından dolaylı nesne (yani sözün iletildiği kimse) belirtilmez. Bir kimseye hitaptan çok, ortaya söylenmiş sözcükler ve cümlelerdir.

He sait, "I'm hungry." (Acıktım, dedi.)
Bu cümlede konuşan kişi belli bir kimseye hitap etmiyordur. ortaya söylemiştir. Say fiili, eğer belli bir kişiye hitap ediliyorsa ve dolaylı nesne kullanılmışsa, mutlaka to ile kullanılır.

She sait, "I'm sorry," to him.                                 Ona, "Üzgünüm," dedi.

TELL ise çoğu zaman bir dolaylı nesne gerektirir ve düşünceleri, olguları bir kimseye anlatmak için kullanılır.
I told her a joke. (Ona bir fıkra anlattım.)
Aşağıdaki cmlede konuşan kişi, başka bir kişiye bir şey anlatmıştır. Her sözcüğü dolaylı nesnedir.

me her opinion.                                                    Bana fikrini
you a story.                                                          Sana bir öykü
She tolt him everything she know.                     Ona bildiği her şeyi anlattı. 
Us the news                                                         Bize haberi
Them a joke                                                        Onlara bir fıkra

DÜZ CÜMLE
Direct Speech: He said, "I am hungry."
Reported Speech: He said (that) he was hungry.
Görüldüğü gibi, dolaylı anlatım, daha önceki konuda işlenen isim cümleciği olarak kullanılmaktadır. Parantez içinde gösterilen that atılabilir.
Yukarıda açıklanan ifade değişikliklerine dikkat ederek aşağıdaki örnekleri inceleyiniz:

D: "I can't come here tomorrow," he said to me.
R: He told me (that) he couldn't go there the next day.
Bu örnekte, eğer sözkonusu yer değişmiyorsa, come fiili ve here yer zafında değişiklik ypamaya gerek yoktur. Said to me ifadesinin  told me  olarak değiştiğine dikkat ediniz.

D: "You don't want this," she told him.
R:  She told him (that) he didn't want that.
Şahıs zamirlerinin değişmesine dikkat ediniz. Dolaylı söylenen cümlelerin üçüncü bir kişiye söylendiğini unutmayınız.

D: "We didn't watch the film yesterday," she said.
R: She said they hadn't watched the film the day before.


D: "I will see you tomorrow," she said to Rıfkı.
R: She told Rıfkı that she would see him the next day.


D: "We haven't been there before," he told me.
R: He told me that they hadn't been there before.


D: " don't know you," I said to her.
R: I told her that I didn't know her.


D: "I live on this island and I've lived here for 10 years."
R: He said he lived on that island and he had lived there for 10 years.


D: "you must study harder."
R: He told me that I had to study harder.


D: "Your sister should write us more often."
R: He told me that my sister should write them more often.



CEVABI EVET/HAYIR OLAN SORU CÜMLELERİ
Bu tip sorular daime o cümlenin tense yapısındaki yardımcı fiille sorulur.
Do you smoke? (Sigara içer misiniz?)
Bunun cevabı ya, "Yes, I do." ya da "No, I don't" olacaktır.
Dolaylı anlatım sırasında şu değişiklik olur:
"Do you smoke?"
"He asked me if I smoked."
Görüldüğü gibi, if/whether bağlaçlı bir isim cümleciği kullanılmaktadır. Soru cümleleri dolaylı söylenirken genellikle şu sözcükler/ifadeler kullanılır:

he asket
wanted to know                        if/whether I smoked.
wondered
inquired

Bunlardan ask fiil, tıpkı  tell  fiili ile olduğu gibi, çoğu kez, eğer bir dolaylı nesne varsa kullanılır. Diğerleri ise, dolaylı nesne olmadan kullanılmaktadır.

Bir kişinin söylediklerini aktarmanın iki yolu vardır. Doğrudan ya da Dolaylı Anlatım.  Konuşan bir kişinin sözlerini üçüncü bir kişiye iletirken kullanılan ifade biçimine İngilizce'de Reported Speech ya da Indirect Speech  (Dolaylı Anlatım) denir.


Ör: A: Adınız nedir?                   B: 'A' bana adımı sordu.
       B: Ali, Veli vs.                          C: hmm...

Görüldüğü gibi, Türkçede de doğrudan söylenen ifade, dolaylı söylenirken değişmektedir.
Bazı ifadeler yalnızca doğrudan anlatımda kullanılır ve bir başkasına aktarılırken değişir, çünkü bu aktarma başka bir zamanda, başka bir yerde ve başka bir kişiye yapılmaktadır.

Ör: A: Yarın buraya geleceksin.          B: 'A' bana ertesi gün oraya gideceğimi söyledi.
       B: .................                              C: ..........................

Aşağıdaki liste, İngilizce'de dolaylı anlatımda değişen sözcüklerden bazılarını göstermektedir:

Direct Speech (Doğrudan Anlatım)
Reported Speech (Dolaylı Anlatım)
Now
Then
Here
There
This
That
These
Those
Today
That day
Tonight
That night
This morning (afternoon, evening)
That morning (afternoon, evening)
Yesterday
The day before, the perevious day
Last night
The night before, the previous night
Last week (month, year)
The previous week (month, year)
Ago
Before
Tomorrow
The next day, the following day
Tomorrow morning (afternoon, evening, night)
The next morning (afternoon, evening, night)
The day after tomorrow
Two days later
The day before yesterday
Two days before

Listede verilen sözcüklerin dolaylı anlatımın aynı yerlerde ve zamanlarda yapılması halinde, değişmesi gerekmez. Ama çoğu zaman dolaylı anlatım değişik zamanlarda yapılır ve doğrudan söylenen sözler, dolaylı söylenirken geçmiş zaman kullanılır. Bu nedenle, dolaylı anlatımda aşağıdaki gibi bir tense  değişikliği yapılır.

Direct Speech (Doğrudan Anlatım)
Reported Speech (Dolaylı Anlatım)
The Simple Present
Simple Past
Present Continuous
Past Continuous
Present Perfect
Past Perfect
Present Perfect Continuous
Past Perfect Continuous
Simple Past
Past Perfect
Past Continuous
Past Perfect Continuous
Future (be going to)
Was/were going to
Will/shall
Would/should
Future Continuous (will be –ing)
Would be –ing
Past Perfect
Past Perfect
Past Perfect Continuous
Past Perfect Continuous
Future Perfect (will have)
Would have
Future Perfect Continuous (will have been    –ing)
Would have been –ing
Must
Had to
Ought to
Ought to
Should
should


SAY ve TELL
Dolaylı anlatımda en çok kullanılan iki fiil olan say ve tell, İngilizce öğrenenler tarafından çoğu kez yanlış kullanılmaktadır. Her ne kadar say "demek", tell "söylemek, anlatmak" anlamına gelirse de, çoğu kez Türkçeye aynı sözcüklerle çevrilebilir ve kullanımında hata yapılabilir.
SAY fiili ardından dolaylı nesne (yani sözün iletildiği kimse) belirtilmez. Bir kimseye hitaptan çok, ortaya söylenmiş sözcükler ve cümlelerdir.

He sait, "I'm hungry." (Acıktım, dedi.)
Bu cümlede konuşan kişi belli bir kimseye hitap etmiyordur. ortaya söylemiştir. Say fiili, eğer belli bir kişiye hitap ediliyorsa ve dolaylı nesne kullanılmışsa, mutlaka to ile kullanılır.

She sait, "I'm sorry," to him.                                 Ona, "Üzgünüm," dedi.

TELL ise çoğu zaman bir dolaylı nesne gerektirir ve düşünceleri, olguları bir kimseye anlatmak için kullanılır.
I told her a joke. (Ona bir fıkra anlattım.)
Aşağıdaki cmlede konuşan kişi, başka bir kişiye bir şey anlatmıştır. Her sözcüğü dolaylı nesnedir.

me her opinion.                                                    Bana fikrini
you a story.                                                          Sana bir öykü
She tolt him everything she know.                     Ona bildiği her şeyi anlattı. 
Us the news                                                         Bize haberi
Them a joke                                                        Onlara bir fıkra

DÜZ CÜMLE
Direct Speech: He said, "I am hungry."
Reported Speech: He said (that) he was hungry.
Görüldüğü gibi, dolaylı anlatım, daha önceki konuda işlenen isim cümleciği olarak kullanılmaktadır. Parantez içinde gösterilen that atılabilir.
Yukarıda açıklanan ifade değişikliklerine dikkat ederek aşağıdaki örnekleri inceleyiniz:

D: "I can't come here tomorrow," he said to me.
R: He told me (that) he couldn't go there the next day.
Bu örnekte, eğer sözkonusu yer değişmiyorsa, come fiili ve here yer zafında değişiklik ypamaya gerek yoktur. Said to me ifadesinin  told me  olarak değiştiğine dikkat ediniz.

D: "You don't want this," she told him.
R:  She told him (that) he didn't want that.
Şahıs zamirlerinin değişmesine dikkat ediniz. Dolaylı söylenen cümlelerin üçüncü bir kişiye söylendiğini unutmayınız.

D: "We didn't watch the film yesterday," she said.
R: She said they hadn't watched the film the day before.


D: "I will see you tomorrow," she said to Rıfkı.
R: She told Rıfkı that she would see him the next day.


D: "We haven't been there before," he told me.
R: He told me that they hadn't been there before.


D: " don't know you," I said to her.
R: I told her that I didn't know her.


D: "I live on this island and I've lived here for 10 years."
R: He said he lived on that island and he had lived there for 10 years.


D: "you must study harder."
R: He told me that I had to study harder.


D: "Your sister should write us more often."
R: He told me that my sister should write them more often.



CEVABI EVET/HAYIR OLAN SORU CÜMLELERİ
Bu tip sorular daime o cümlenin tense yapısındaki yardımcı fiille sorulur.
Do you smoke? (Sigara içer misiniz?)
Bunun cevabı ya, "Yes, I do." ya da "No, I don't" olacaktır.
Dolaylı anlatım sırasında şu değişiklik olur:
"Do you smoke?"
"He asked me if I smoked."
Görüldüğü gibi, if/whether bağlaçlı bir isim cümleciği kullanılmaktadır. Soru cümleleri dolaylı söylenirken genellikle şu sözcükler/ifadeler kullanılır:

he asket
wanted to know                        if/whether I smoked.
wondered
inquired

Bunlardan ask fiil, tıpkı  tell  fiili ile olduğu gibi, çoğu kez, eğer bir dolaylı nesne varsa kullanılır. Diğerleri ise, dolaylı nesne olmadan kullanılmaktadır.

Bir kişinin söylediklerini aktarmanın iki yolu vardır. Doğrudan ya da Dolaylı Anlatım.  Konuşan bir kişinin sözlerini üçüncü bir kişiye iletirken kullanılan ifade biçimine İngilizce'de Reported Speech ya da Indirect Speech  (Dolaylı Anlatım) denir.


Ör: A: Adınız nedir?                   B: 'A' bana adımı sordu.
       B: Ali, Veli vs.                          C: hmm...

Görüldüğü gibi, Türkçede de doğrudan söylenen ifade, dolaylı söylenirken değişmektedir.
Bazı ifadeler yalnızca doğrudan anlatımda kullanılır ve bir başkasına aktarılırken değişir, çünkü bu aktarma başka bir zamanda, başka bir yerde ve başka bir kişiye yapılmaktadır.

Ör: A: Yarın buraya geleceksin.          B: 'A' bana ertesi gün oraya gideceğimi söyledi.
       B: .................                              C: ..........................

Aşağıdaki liste, İngilizce'de dolaylı anlatımda değişen sözcüklerden bazılarını göstermektedir:

Direct Speech (Doğrudan Anlatım)
Reported Speech (Dolaylı Anlatım)
Now
Then
Here
There
This
That
These
Those
Today
That day
Tonight
That night
This morning (afternoon, evening)
That morning (afternoon, evening)
Yesterday
The day before, the perevious day
Last night
The night before, the previous night
Last week (month, year)
The previous week (month, year)
Ago
Before
Tomorrow
The next day, the following day
Tomorrow morning (afternoon, evening, night)
The next morning (afternoon, evening, night)
The day after tomorrow
Two days later
The day before yesterday
Two days before

Listede verilen sözcüklerin dolaylı anlatımın aynı yerlerde ve zamanlarda yapılması halinde, değişmesi gerekmez. Ama çoğu zaman dolaylı anlatım değişik zamanlarda yapılır ve doğrudan söylenen sözler, dolaylı söylenirken geçmiş zaman kullanılır. Bu nedenle, dolaylı anlatımda aşağıdaki gibi bir tense  değişikliği yapılır.

Direct Speech (Doğrudan Anlatım)
Reported Speech (Dolaylı Anlatım)
The Simple Present
Simple Past
Present Continuous
Past Continuous
Present Perfect
Past Perfect
Present Perfect Continuous
Past Perfect Continuous
Simple Past
Past Perfect
Past Continuous
Past Perfect Continuous
Future (be going to)
Was/were going to
Will/shall
Would/should
Future Continuous (will be –ing)
Would be –ing
Past Perfect
Past Perfect
Past Perfect Continuous
Past Perfect Continuous
Future Perfect (will have)
Would have
Future Perfect Continuous (will have been    –ing)
Would have been –ing
Must
Had to
Ought to
Ought to
Should
should


SAY ve TELL
Dolaylı anlatımda en çok kullanılan iki fiil olan say ve tell, İngilizce öğrenenler tarafından çoğu kez yanlış kullanılmaktadır. Her ne kadar say "demek", tell "söylemek, anlatmak" anlamına gelirse de, çoğu kez Türkçeye aynı sözcüklerle çevrilebilir ve kullanımında hata yapılabilir.
SAY fiili ardından dolaylı nesne (yani sözün iletildiği kimse) belirtilmez. Bir kimseye hitaptan çok, ortaya söylenmiş sözcükler ve cümlelerdir.

He sait, "I'm hungry." (Acıktım, dedi.)
Bu cümlede konuşan kişi belli bir kimseye hitap etmiyordur. ortaya söylemiştir. Say fiili, eğer belli bir kişiye hitap ediliyorsa ve dolaylı nesne kullanılmışsa, mutlaka to ile kullanılır.

She sait, "I'm sorry," to him.                                 Ona, "Üzgünüm," dedi.

TELL ise çoğu zaman bir dolaylı nesne gerektirir ve düşünceleri, olguları bir kimseye anlatmak için kullanılır.
I told her a joke. (Ona bir fıkra anlattım.)
Aşağıdaki cmlede konuşan kişi, başka bir kişiye bir şey anlatmıştır. Her sözcüğü dolaylı nesnedir.

me her opinion.                                                    Bana fikrini
you a story.                                                          Sana bir öykü
She tolt him everything she know.                     Ona bildiği her şeyi anlattı. 
Us the news                                                         Bize haberi
Them a joke                                                        Onlara bir fıkra

DÜZ CÜMLE
Direct Speech: He said, "I am hungry."
Reported Speech: He said (that) he was hungry.
Görüldüğü gibi, dolaylı anlatım, daha önceki konuda işlenen isim cümleciği olarak kullanılmaktadır. Parantez içinde gösterilen that atılabilir.
Yukarıda açıklanan ifade değişikliklerine dikkat ederek aşağıdaki örnekleri inceleyiniz:

D: "I can't come here tomorrow," he said to me.
R: He told me (that) he couldn't go there the next day.
Bu örnekte, eğer sözkonusu yer değişmiyorsa, come fiili ve here yer zafında değişiklik ypamaya gerek yoktur. Said to me ifadesinin  told me  olarak değiştiğine dikkat ediniz.

D: "You don't want this," she told him.
R:  She told him (that) he didn't want that.
Şahıs zamirlerinin değişmesine dikkat ediniz. Dolaylı söylenen cümlelerin üçüncü bir kişiye söylendiğini unutmayınız.

D: "We didn't watch the film yesterday," she said.
R: She said they hadn't watched the film the day before.


D: "I will see you tomorrow," she said to Rıfkı.
R: She told Rıfkı that she would see him the next day.


D: "We haven't been there before," he told me.
R: He told me that they hadn't been there before.


D: " don't know you," I said to her.
R: I told her that I didn't know her.


D: "I live on this island and I've lived here for 10 years."
R: He said he lived on that island and he had lived there for 10 years.


D: "you must study harder."
R: He told me that I had to study harder.


D: "Your sister should write us more often."
R: He told me that my sister should write them more often.



CEVABI EVET/HAYIR OLAN SORU CÜMLELERİ
Bu tip sorular daime o cümlenin tense yapısındaki yardımcı fiille sorulur.
Do you smoke? (Sigara içer misiniz?)
Bunun cevabı ya, "Yes, I do." ya da "No, I don't" olacaktır.
Dolaylı anlatım sırasında şu değişiklik olur:
"Do you smoke?"
"He asked me if I smoked."
Görüldüğü gibi, if/whether bağlaçlı bir isim cümleciği kullanılmaktadır. Soru cümleleri dolaylı söylenirken genellikle şu sözcükler/ifadeler kullanılır:

he asket
wanted to know                        if/whether I smoked.
wondered
inquired

Bunlardan ask fiil, tıpkı  tell  fiili ile olduğu gibi, çoğu kez, eğer bir dolaylı nesne varsa kullanılır. Diğerleri ise, dolaylı nesne olmadan kullanılmaktadır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ustalık Belgesi Alma Koşulları

 Ustalık Belgesi Alma Koşulları Denklik İşlemleri Yeni Yönetmeliğe Göre Ustalık Belgesi Nasıl Alınır? Kimler Alabilir? Ustalık Belgesi Kapsamındaki Meslekler, Denklik Yoluyla Nasıl Alınır, Kapsamındaki Meslek Dalları Hakkında Sorularının Cevabı İçin Yazımızı Okumaya Devam Edeniz. Ustalık Belgesi Sahipleri Mesleklerinde Bağımsız İşyeri Açabilirler. Yanlarında Çırak Çalıştırmak İsteyen Belge Sahiplerinin Usta Öğreticilik Belgesi Alması Gereklidir. Usta Öğreticilik Belgesi Alma Şartları İçin Buradaki Yazılarımızı Okuyabilirsiniz. Kalfalık Ve Ustalık Sınavları Mesleki Eğitim Merkezleri Yılda 6 Kez, İki Ayda Bir Yapılır. Ustalık Sınavı Tarihleri En Geç 1 Hafta Önceden İlan Edilir. Sınavlarda Başarılı Olanlar Belge Alırken, Başarısız Olanlar Bir Sonraki Eğitim Döneminde Sadece Başarısız Oldukları Derslerden Sınava Girerler. Bir Adayın 4 Yıl 12 Dönem Sınava Girme Hakkı Bulunmaktadır. Bu Süre Zarfında Sınava Girmeyenler Haklarını Kaybederler. Hastane, Hapishane, Askerlik Ve Benzeri Sınava ...

1 Metreküp Kum Kaç El Arabası – Kaç Kürek Yapar

Ağırlık formülleri örnekleri rehberinden 1 metreküp kum – kürek çevirme ve 1 el arabası kum – kürek ölçüleri hesaplama ve birim çevirme ile ilgili bilgiler aşağıdaki satırda bulunmaktadır. 1 METREKÜP KUM – EL ARABASI – 1 METREKÜP KUM ÇEVİRME 1 metreküp kum kaç el arabası yapar? 20 el arabası eder. 1 el arabası kum kaç metreküp yapar? 0,5 m3 eder. 1 METREKÜP KUM – KÜREK – 1 METREKÜP KUM   ÇEVİRME 1 metreküp kum kaç kürek yapar? 400 kürek eder. 1 kürek kum kaç metreküp yapar? 0,005 m3 eder. Hesaplamada yararlanılan terimler: kaç metreküp kumdur, kaç el arabasıdır, kaç kürektir Hesaplamada yararlanılan kısaltmalar: Metreküp’ün kısaltması m3, El arabası’nin kısaltması ea, Kürek’ın kısaltması kürek Burada 1 metreküp kum – kürek hesaplama ve 1 metreküp kum – el arabası hesaplama örnekleri verilmiştir. Bu sayfada alan 1 metreküp kum hesaplama tablosu ve birim çevirici değerleri yaklaşık değerlerdir ve dolayısıyla kesin rakamları ifade etmez. Formüller vasıtasıyla hesaplanmı...

Metreküp – Kilogram Çevirme – Hesaplama Tablosu

Ağırlık birimleri hesaplama cetvelinden kilogramı metreküpe çevirme ve metreküpü kilograma çevirme örnekleri aşağıda yer almaktadır. METREKÜP KİLOGRAM ÇEVİRME ÖRNEKLERİ Aşağıda kullanılan metreküp – kilo çevirme formülü ayrıntılı değerlendirmeler dikkate alınmadan hesaplanmıştır. Yani halk arasındaki tabir ile düz hesaptır. Dolayısıyla bilimsel çalışmalarda dikkate alınmamalıdır. 1 m3 kaç kilogram eder?    1000 kg eder 2 m3 kaç kilogram eder?    2000 kg eder 3 m3 kaç kilogram eder?    3000 kg eder 4 m3 kaç kilogram eder?    4000 kg eder 5 m3 kaç kilogram eder?    5000 kg eder 6 m3 kaç kilogram eder?    6000 kg eder 7 m3 kaç kilogram eder?    7000 kg eder 8 m3 kaç kilogram eder?    8000 kg eder 9 m3 kaç kilogram eder?    9000 kg eder 10 m3 kaç kilogram eder?    10000 kg eder 11 m3 kaç kilogram eder?   ...